içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

YILMADAN BELİRSİZLİKLERİ YÖNETEBİLMEK İÇİN “ADAPTASYON” YETENEĞİ

Bugüne kadar yaşadığımız çoğu kriz ekonomikti ve finansal yapımıza odaklanarak bu krizleri aştık. Ancak günümüzde belirsizliklerle dolu birçok süreci yılmadan, esneklikle BELİRSİZLİKLERİ YÖNETEBİLMEK için hızlı ADAPTASYON gerekliliği ortaya çıktı.

ADAPTASYON

Adaptasyon yeteneği, hayatta kalma becerisi olarak tüm canlılar ve kurumlar için her zaman önemli bir kavram iken, bundan sonra önemini daha da arttıracak. Bu kavramı daha iyi anlamak için İngilizce “ADAPT” kelimesinin baş harflerini açacak olursak:

A (asymmetry / asimeteri): Pandemi fakir ülkeleri / bölgeleri / insanları daha çok etkileyecek, küçük işletmeler iflasla karşı karşıya kalacak ve varlık piramidinin alt kısmındaki kişiler daha çok işsiz kalacak.  Dolayısı ile  “sınıflar arasındaki dengesizliklerin bozulması” sebebi ile asimetriler oluşacak.                                                                                                                                                     

D (disruption /bozulma): Teknoloji ve iklim değişikliğinde meydana gelen hızlı değişiklikler ile teknoloji şirketlerinin sayısı artacak. İklim değişikliği kısa vadede daha az etkili, ancak uzun vadede yaşamın sürekliliği için kaçınılmaz olacak.                

A (age /yaş ): Sosyal kurumlar, iş ortamı ve ekonomi üzerindeki demografik baskının artması; emekliler ve sosyal refah sistemi, gençler için daha az iş fırsatına neden olurken iş geliştirme pazarlarının yeni iş fırsatları yaratma konusunda daha çok çaba sarf etmesini gerektirecek. 

P (polarization /kutuplaşma) : Global konsensüsteki çöküş ve parçalanmış dünya modeli ile milliyetçilik ve popülizm artacak, dolayısı ile bölgesel ekonomilerin oluşması ile tedarik zincirinin yeniden yapılandırılmasını gerektirecek.

T (trust  /güven): Toplumu yöneten kurumlara karşı güven azalmasının yaşanması nedeni ile bireysel, kurumsal ve global anlamda güveni tekrar kazanmak gerekecek.

DAYANIKLIK / YILMAZLIK GÖSTERGELERİ ile yolunuz açık olsun !

Adaptasyon kelimesinin özündeki açıklamalar bize bundan sonra daha sisli bir havada şirket yönetme konusunda ustalaşmamız gerektiğini çok açık bir şekilde göstermekte. Yılmadan şirket direksiyonunu elimizden bırakmadan yönetmemiz gerekiyor. Bu sisli havada aşağıdaki yönlendirme göstergeleri ise rotamız olmalı.

  • Stratejik Dayanıklılık / Yılmazlık           

  • Finansal Dayanıklılık / Yılmazlık

  • Operasyonel Dayanıklılık / Yılmazlık

  • Takım Dayanıklılığı / Yılmazlığı

  • Lider Dayanıklılığı/ Yılmazlığı

  • Ekosistem Yılmazlığı / Dayanıklılığı

  • Mental (Zihinsel) Dayanıklılık / Yılmazlık

Stratejik Dayanıklılık: Bundan sonra net bir gelecek yok, farklı gelecekler var. Bu gelecekleri şekillendirmek, birbirine alternatif gelecekleri tercih edebilmek, birbirinin içine geçmiş olan geleceklerin içine adapte olmak için hızlı adaptasyon yeteneği önemli. Şirketlerdeki “Değişim Yönetimi” yetkinliği değişimi yönetebilmenin de ötesine geçerek hızlı adapte olma gerekliliğini ortaya çıkardı.

Finansal Dayanıklılık: Bundan sonra atılacak her adımın “maliyet”, “kaynak” ve “performans göstergesi”ne (KPI) bakılarak atılması gerekir, çünkü operasyonların devamlılığı finansal alt yapının / öz sermayenin sağlamlığı ve sürekliliğine bağlı olacak.

Operasyonel Dayanıklılık: Şirketin “İş Modeli” ile “Operasyon Modellemesi”nin birbiriyle entegre şekilde olması  ve bunun dijital alt yapı temeline dayanması büyük önem arz etmekte. Şirket içinde gerçekleşen her bir  operasyonunun maksimum verimlilik ve minimum gider ilkesine göre gözden geçirilmesi,  dijital alt yapının kurularak operasyonların hızlı bir şekilde gerçekleşmesi ve her bir operasyonun ana kaynağının arttırılması veya nereden temin edileceği tespit edilerek  yönetilmeli. 

Takım Dayanıklılığı: Yüz yüze iletişimin gerçekleşemediği bir anda, on-line bağlantılarla ilgili  kişilerin anında ve hızlı bir şekilde birbiri ile iletişime geçerek  takım çalışmasının önemini ve iyi bir takım olmanın “sözde değil, özde” olması gerektiği tekrar ortaya çıktı. Bu süreçte takımlar arasında şeffaf ve doğru bilginin zamanında paylaşarak, doğru aksiyonun alınabilmesi bütünün içindeki zincirin her bir  halkasını test etmiş oldu.  Bundan sonra takımları oluşturan bireylerin takım güçleri daha da önemli olacak. 

Liderlik / Yönetsel Dayanıklılık: Yönetici seviyesindeki pozisyonların liderlik yeteneklerini çok açık bir şekilde gözleme şansımız oldu. 

Genel Müdürün ve bölüm yöneticilerinin birlikte, entegre ve hızlı bir şekilde karar vererek; duygusal çeviklik yetenekleri ile umut, iyimserlik, yılmazlık kararlılığını ve empati kurabilme becerileri ile çalışanlarını anlayabilen; “Ne olacağının belirsizliği ile korku ve endişe içindeki bekleyişe…” zamanında ve tatmin edici açıklamalar yaparak yönlendiren yöneticilerin yönetsel becerileri daha ön plana çıktı. 

Bundan sonraki süreçlerde; özellikle üst seviye pozisyonlardaki yöneticilerde teknik becerilerden ziyade, yönetsel beceriler her zaman “bir tık” daha çok ön planda olacak. 

Ekosistem Dayanıklılığı: Hepimiz bir ekosistemin içindeyiz ve sunduğumuz hizmet değer zincirindeki en zayıf halkasından kopar. Bu süreçte değer zincirimizin nasıl kopma noktasına geldiğini gördük, dolayısı ile bulunduğumuz sektör ve sahip olduğumuz değer zinciri; müşterilerimizin, tedarikçilerimizin ve paydaşlarımızın birbirinin taleplerine zamanında cevap vermesi hizmet kalitesi açısından önemli.

Mental Dayanıklılık: Belirsizlikle birlikte zihinsek olarak hepimiz yorulduk, o yüzden duygusal dayanıklılık konusunda “iyi ol, evde kal, sağlıklı kal” gibi motivasyon sözcükleri ile kendimizi zinde tutmaya çalıştık. Fiziksel ve  zihinsel sağlığımız için bireysel olarak kendi programımızı ( okuma, egzersiz, diyet vb) yapmalı ve düzenli olarak uygulanmalıyız,  herkes kendisi için iyi olmak zorunda. 

 

ZİNDE OL 

Önümüzde belirsizliklerle dolu bir süreci belki de Nazım Hikmet’in dizelerindeki gibi bir ortamda yönetmek zorunda kalacağız;

Hava kurşun gibi ağır!!  Bağır bağır bağır bağırıyorum.                                                                                                       ”Koşun kurşun eritmeğe çağırıyorum...                                                                                                                                            O diyor ki bana: - Sen kendi sesinle kül olursun ey! Kerem gibi yana yana...” 

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum